İnsan doğasının en önemli kodlarından biri, yaratılış niteliğine uygun seçkin ve değerli yaşam eğilimidir.
Kadın ve erkek doğasının en belirgin özelliği, birbirini tamamlayacak yapı ve donanıma sahip olmasıdır.
Bu özellik kadın ve erkek arasında İnsanlık tarihinin başlangıcından bugüne, bugünden geleceğin en son anına kadara sürecek bir arayışı sonuç vermiştir.
Bu birlikteliği fiziksel olarak ele alma, haz eksenli ve anlık tatminler içeren bir düşünce ile değerlendirme, iki cins arasındaki asıl ilişki niteliğini kavrayamamış olmakla ilgilidir. Bu iki farklı yaratılışın birbirinden asıl talep ettiği şey, kalbi olan duyguların aktarımı ile yaşanılacak bir olma alışkanlığıdır.
Dolayısıyla ilişkiden ne beklendiği ve hangi amaçla sürdürülmesi gerektiği bilincinin olmadığı noktada, yine insanın doğasında olan mükemmeli istemek duyusu, içsel değişime uğrayıp görümü zenginleştirme çabasına girmektedir. Böylelikle yüksek beklentiler için yapılan hayali yatımlar, doyum karşılığı alamadığından bocalamaya başlar.
Ve bugün karşılaşılan boşanma sorunların başında, değer yönetiminin yanlışlığı nedeni ile ortaya çıkan duygusal iflas gelmektedir.
Kişilik istikrarsızlıkları, kararsızlıklar, başka arayışların içine girmek, elde avuçta kalan son şeyleri de saçıp savurmak için girişilen şaşkınlık hareketleridir.
Kısır döngüler değişimi fiziksel ve mekânsal bağlamda tetikliyor görünse de aslında bakış açısı ile ilgili bir yeni açı gereksiniminin bildirimidir.
Bu noktada uyum becerilerini geliştirmek için isteklilik ve kararlılık içinde olmak, yaşamın en gerçekçi beklentisidir.
Ancak insanların aceleci yanları, sorunları ele alırken ortaya çıkmış problemlerin birden ortadan kalmasını istemeleri nedeniyle gösterdikleri sabırsızlıklardır.
Oysa bu çok değerli kurtarma hareketinin gerçek ve gerekçeli bir önemi vardır.
Evet, yaşam sonucu itibariyle ürettiği şeyler nedeniyle değerlidir. Dolayısıyla hayatla sunulan şeylerin iyi gözlemlenmesi bir var oluş ödevidir.
CREATİON HOMEWORK
One of the most important codes of human nature is the tendency to live a distinguished and valuable life in accordance with the nature of creation.
The most prominent characteristic of male and female nature is that they have the structure and equipment to complement each other.
This characteristic has resulted in a quest between men and women that will continue from the beginning of human history to the present and from today to the last moment of the future.
To consider this union in physical terms and to evaluate it in terms of pleasure and instant gratification is to fail to comprehend the true nature of the relationship between the two sexes. What these two different creations really demand from each other is the habit of being together through the transmission of heartfelt emotions.
Therefore, at the point where there is no awareness of what is expected from the relationship and for what purpose it should be maintained, the sense of wanting perfection, which is also inherent in human nature, undergoes an internal change and tries to enrich the vision. Thus, the imaginary investments made for high expectations start to falter because they do not yield fulfillment.
And one of the main divorce problems we face today is emotional bankruptcy due to mismanagement of values.
Personality instabilities, indecisiveness, seeking other pursuits, and bewilderment in order to throw away the last of what is left in hand.
Although vicious cycles seem to trigger change in a physical and spatial context, they are actually a declaration of the need for a new perspective.
At this point, willingness and determination to develop adaptive skills is the most realistic expectation of life.
However, the hasty side of people is the impatience they show when dealing with problems because they want the problems that have arisen to suddenly disappear.
But there is a real and justified importance to this precious act of rescue.
Yes, life is ultimately valuable because of what it produces. It is therefore a duty of existence to observe well what life has to offer.
M. Safitürk
